Bel Ağrısı Duygusal Sebeplerden Olur mu?

Bel ağrıları hayatımızı olumsuz etkiler. Günlük meşguliyetlerimizin yanında dinlenirken dahi rahatsız edici olabilir. Bu rahatsızlık süreci bazen çok uzun olabiliyor. Çözüm ise kolay olmuyor. Bel problemlerinin farklı sebepleri vardır. Büyük bir kısmı mekanik ağrılardan kaynaklanır. Yani altta yatan bir hastalık olmadan kas-iskelet sisteminin etkilenmesi ile oluşan ağrılardır. Çözümü çok zor değildir. Ancak çözülene kadar uzun bir zaman hayatı bize zindan edebilir. Bunların psikoloji üzerine olumsuz etkilerinin olacağı aşikârdır. Sürekli kısıtlanan hareketler ve ağrı insan psikolojisi de etkiler. Bunun yanında farklı bir bakış açısı olarak duygusal problemlerin bel ağrısı yapabileceğidir. Evet psikolojik olarak kendinizi iyi hissetmiyorsanız bel ağrısı yaşayabilirsiniz.

Bel ağrılarının birden fazla nedeni vardır. Bel fıtığı diye bilenen lumbar disk hernisi, kanal daralması, kaymalar ve travmatik durumdan kaynaklanan sorunlar ağrıların sebeplerinden olabilir. Ancak en çok bel ağrısı mekanik sebeplerden kaynaklanır. Altta bir hastalık olmasa dahi kasların bir şekilde etkilenmesi ile ağrı oluşur. Bu etkileyenler arasında stres başta olmak üzere bazı psikolojik sebeplerde yer alabilir. Duygusal anormallikler bel ağrısı yapar, bel ağrısı da duygusal etki yapar. Burada kısır bir döngü vardır. Birbirini tetikleyerek döngünün uzun süre devamlılığı olabilir. Bunun kırılması ve sorunların çözülmesi gerekir. Kas yapısının özelliği dış ve iç etkenlere karşı oldukça hızlı tepki verecek şekilde yaratılmıştır. Stres ve diğer durumlarda kas yapısı ilk etkilenen yapılardan biri olur. Bu şekilde bölge eklem uyumunun normal çalışması da zorlaşır. Sebepler her ne olursa olsun sonuç bu şekilde ortaya çıkar.

Stresten uzak ve iyi bir uyku ile bel ağrılarının oluşturan sebeplerin bir kısmından rahatça kurtulabiliriz. Modern toplum hayatının empoze ettiği çok kazan çok tüket mantığı insan psikolojisi için oldukça yorucudur. Sürekli kazanmaya ve tüketmeye endeksli bir yaşam tarzı sürdürülebilir değildir. İnsan sağlığı hepsinden daha önemlidir. Kazanma ve tüketme çılgınlığında sağlık arka planda kalır. Tükettiğin kadar mutlu olma anlayışı ise çok büyük bir yanılsamadır. Kazancı istediği ve istetildiği kadar tüketmeye el vermeyen insanlar ise ilk çıkmaza giren kesimi oluşturur. Burada önemli olan psikolojik bir hastalık oluşturmadan hayatımıza devam etmektir. Modern çağın getirdiği tüket kazan –kazan tüket döngüsüne kapılmak stres başta olmak üzere çoğu psikolojik rahatsızlığın alt yapısını oluşturmaktadır. Fiziksel sorunlardan olan bel ağrılarında da bunun yansıması bahsettiğimiz şekilde olmaktadır.

Duygusal rahatsızlıklar bel ağrısı yapıyor. Bunun en başında stres ve uyku problemi geliyor. Modern hayatın dikta ettiği şeylerden önce sağlık eksenli bir hayatı tercih etmeliyiz. Duygularımıza kendimiz yön vermeli ve yapay duygulardan sakınmalıyız.

Sağlıklı ,mutlu ve ağrısız günler dileğimle…